• 6.06.2019
  • 1229 defa okundu

Doğu Türkistan’da Uygur Türklerine zulmeden Çin yönetimi kendi halkını da baskı altında tutmaktan çekinmiyor. Pekin yönetiminin 30 yıl önce Tiananmen Meydanı’nda toplanan göstericileri öldürmesi bunun en büyük örneği oldu.

Doğu Türkistan’da yaşayan bir milyon Uygur Türkünü zorla toplama kamplarında tutan ve Türklere karşı asimilasyon politikası uygulayan Çin yönetimi, kendi halkına da zulmetti. Bunun en çarpıcı örneği ise 30 yıl önce yaşandı.

Pekin yönetiminin baskıcı tutumuna karşı Tiananmen Meydanı’nda toplanan göstericiler, askerlerin ateş açması sonucu hayatını kaybetmişti. Demokrasi tarihinin en acı olaylarından biri olarak hatırlanan Tiananmen katliamında kaç kişinin hayatını kabettiği ise hala tam olarak bilinmiyor. Pekin yönetimi yaklaşık 200 kişinin hayatını kaybettiğini açıklasa da, farkı kaynaklar bu rakamı binler ile ifade ediyor.

Çin’in 1980’li yıllarda ekonomik krize girmesi ve enflasyonun yüzde 30’dan fazla artmasına iktidardaki Komünist Parti’nin insan hakları ihlalleri ve baskıları da eklenince ülkedeki birçok kesim yaşananlara isyan etti.

Yolsuzluklar, kayırmacılık, yanlış ekonomi yönetiminin yanı sıra Çin Komünist Partisi’nin (ÇKP) reformcu lideri Hu Yaobang’ın partiden ihraç edilerek 15 Nisan’da öldürülmesi halkın öfkesini daha da arttırdı.

Demokrasi yanlısı aktivistler 1989 yılının nisan ayında Pekin’in Tiananmen Meydanı’na akın ederek daha fazla özgürlük, insan hakları, anayasa ve ekonomik alanlarda reform talebiyle haftalar süren gösteriler düzenledi.

Üniversite öğrencilerinin başını çektiği gösterilere işçi ve aydın kesimden bir milyonun üzerinde kişi katıldı.

TANKLAR GÖSTERİCİLERİN ÜZERİNDEN GEÇTİ!

Tiananmen Meydanı’ndaki gösteriler, Sovyetler Birliği’nin son lideri Mihail Gorbaçov’un yapacağı ziyaret öncesi Çin hükümeti adına utanç sebebiydi. Gorbaçov’un gezisi Çin’i dünya çapında medyanın ilgi odağı yapacağı için sokakları göstericilerden temizlemek aciliyet kazanmıştı.

Göstericileri dağıtmak için başlangıçta şiddet dışı yöntemler denenirken, eylemcilerden bir saat içinde oldukları yeri terk etmeleri istenmişti. Ancak yalnızca 5 dakika sonra 27. Ordu birlikleri, otomatik tüfeklerle kalabalığa ateş açtı. Keskin nişancılar çatılardan kurşun yağdırdı, askerler yaralıları süngüledi, bölgeye yığılan zırhlı personel araçlarından birçoğu, insan zinciri oluşturmak için kol kola girmiş haldeki öğrencilerin üzerinden geçti.

DEMOKRASİ TARİHİNİN SEMBOLLERİNDEN BİRİ: ‘TANK ADAM’

Tiananmen’deki olayların bastırılması saatler sürdü. Ancak o günden hafızalarda tek başına tanklara karşı duran adam kaldı.

Önce Chang’an Caddesi’nde tankın üzerine çıkıp askerle konuşan ve 20’inci yüzyılın en güçlü sembollerinden biri haline gelen ‘meçhul asi’ daha sonra kendini tankların önüne atarak protestocu arkadaşlarının katledilmesini önlemeye çalıştı.

Ölü rakamı gibi, olayların sembolü olan bazı kişilerin akibeti hakkında da hiçbir şey bilinmiyor.

808x636_cmsv2_7d4447b5-af6b-5974-a597-0c7d9db702d3-3934922.jpg

5 Haziran günü, elindeki alışveriş poşetleri ile Tiananmen Meydanı’ndaki tankları durduran kişiye ne olduğu hakkında bir bilgi bulunmuyor.

Kimileri adı bilinmeyen bu şahsın Tayvan’a kaçtığını iddia ederken kimileri de halkın arasına karıştığını ve kendini gizlediğini belirtiyor.

Bazı insan hakları aktivistleri ise şahsın Çinli otoritelerce idam edildiğini öne sürüyor. İddiaların hiçbirisi doğrulanmış değil.

 

  • Kaynak: https://www.yenicaggazetesi.com.tr/tiananmen-meydani-katliami-uzerinden-30-yil-gecti-237015h.htm
  • Etiketler: Doğu Türkistan’Çin,Uygur,tiananmen-meydanı,Mihail Gorbaçov