SİVAS CUMHURİYET ÜNİVERSİTESİNDE DOĞU TÜRKİSTAN’I ANLATTIK

20.12.2018
2529 defa okundu

18.12.2018 tarihinde Türk Ocakları tarafından Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Kültür Merkezinde Doğu Türkistan´da neler oluyor adlı konferans düzenlendi.

Konferansa Doğu Türkistan Milli Meclis başkanı sayın Seyit Tümtürk, Rektör başdanışmanı Prof.Dr Recep Toparlı, Genel sekreter yardımcıları, Türk Ocakları başkanı, öğretim üyeleri ve öğrenciler katıldı. Yoğun bir ilgiyle karşılanan konferans Türk Ocakları şube başkanı ve Edebiyat Fakültesi öğretim üyesi Prof.Dr Ahmet Bozdoğan´ın konuşma yapmasıyla başladı.

Bozdoğan:” öncelikle değerli misafirlerimiz hepiniz hoş geldiniz. Kıymetli misafirler Türk Ocakları II. Meşrutiyetin hengameli ortamında Türk milletinin refahı ve Türk milletinin bekası için çalışmalarda bulunmuş ve günümüzde de faaliyetlerini devam ettiren bir kamu derneklerinden bir tanesidir. Türk ocakları parti siyaseti ile uğraşmaksızın sahip olduğu siyasal düşünceleri kamuoyu ile paylaşmaya ve memleketimizdeki bilinç seviyesini yükseltmeye gayret eden bir sivil toplum örgütüdür. Milli birliğin kuvvetlendirilmesi ve Türklüğün yüceltilmesini amaç edinmiştir. Biz buna Türk milliyetçiliği diyoruz. Bu tarz etkinliklerle kamuoyu oluşmasına da katkıda bulunuyoruz. Kıymetli misafirler bu kış günü bizi kırmayıp buralara kadar gelen meclis başkanına ve Üniversitemiz Rektörü Prof.Dr. Âlim Yıldız´a her türlüğü desteğinde dolayı teşekkür ederim. Konferansımızın hayırlara vesile olmasını dilerim” dedi.

Bozdoğan´ın konuşmasından sonra Doğu Türkistan Milli Meclis başkanı sayın Seyit Tümtürk´ün özgeçmişi anlatıldı. Tümtürk:” bizi bugün Sivas Cumhuriyet Üniversitesine davet eden Türk Ocakları başkanı Prof.Dr Ahmet Bozdoğan hocama teşekkür ederim. İzim hiçbir ayrımız gayrımız yok biz birbirimizden farklı değiliz. Bir anne babanın evlatlarıyız. Aramızdaki tek fark 5 bin km bir fark ve bin yıllık bir zaman dilimidir.

Bu gün Sivas´ın bir ilçesine gittiğinizde karşılaştığınız Ayşe teyze Ahmet amcayla doğu Türkistan´ın her hangi bir bölgesinde de karşılaşabilirsiniz. Biz biz yapan değerler, bizi yoğuran değerler ve bizi Türk İslam ülküsüyle belirli bir hedefe kilitleyen değerlerin tohumları Doğu Türkistan´da atılan o Türk İslam devletlerinin numuneleriyiz, nişaneleriyiz onun evlatlarıyız. Bu gün Doğu Türkistan´ı anlatmak istemezdim fakat daha bir çaresizlik ve ümitsizlik bizi kahrediyor.

Doğu Türkistan şuan Allahtan başka hiçbir umudun olmadığı bir coğrafya olmuş durumda. Doğu Türkistan da 35 milyonluk Müslüman Türk kimliği 1.5 milyarlık ve sarı bela olarak adlandırılan tarihin, türkün düşmanının soykırımıyla karşı karşıya. Türkiye´den sonra en büyük Türk İslam beldesidir. Doğu Türkistan Türk İslam medeniyetinin doğduğu coğrafyadır. Maalesef 1945 yılından bu yana doğu Türkistan Çin işgalinde. Bizim ilişkimiz bir dönemde değil ta ezele dayanır. Osmanlı doğu Türkistan´daki vatandaşları yetiştirmiş ve yüksek mevkilere gelmesini sağlamıştır. Maalesef bugün Türkiye Cumhuriyeti devleti Osmanlı devletinin son dönemine göre kat be kat güçlü olmasına rağmen Osmanlının o vizyonunu yerine getiremiyor. İnşallah devletimiz Doğu Türkistan´la gerekli ilgiyi gösterir. Şuan bu zulümler devam ediyor. Kamplarda kadın ve erkeklere işkenceler yapılarak şiddet uygulanıyor. Tek çocuk yapılması isteniyor. Kardeş ülke kavramıyla zorla evlilikler yapılıyor ve evlerimize kadar kadar birlikte yaşamak söz konusu oluyor. Buna artık bir dur deme zamanı geldi” dedi.Konuşmalardan sonra plaket takdimi ve günün anısına hatıra fotoğrafları çekildi.