Kütahya Genç Memur-Sen İl Temsilciliği olarak Eğitim-Bir-Sen 1 No’lu Şube ve Yedihilal Kütahya ile birlikte “Geçmişten günümüze Çin işgalindeki Doğu Türkistan” konulu konferansımızı İl Milli Eğitim Müdürlüğü Beylerbeyi Salonunda Doğu Türkistan Milli Meclis Başkanı Sayın Seyit TÜMTÜRK’ün anlatımlarıyla gerçekleştirdik. 

Konferansımıza İl Milli Eğitim Müdürümüz Mustafa YILMAZ, İl Kültür Ve Turizm Müdürlü Zekeriya ÜNAL, KÜSİDAP Platformu ve Diyanet Sen Başkanı Ülfet BALON, Eğitim-Bir-Sen 2 Nolu Şube Başkanı Yusuf ALPAZ, önceki dönem İl Milli Eğitim Müdürü Hasan BAŞYİĞİT, Dumlupınar Üniversitesi Öğretim üyeleri Prof. Dr. Abdullah ACEHAN ve Doç. Dr. Erdal ADAY, eğitimciler, orta öğretim ve yüksek öğretim öğrencileri katıldılar. 

Sayın hocamız, komünist Çinlilerin ve Rus  emperyalistlerin bölgede gerçekleştirdiği SESSİZ SOYKIRIMI ve bu SOYKIRIMIN nasıl ilerlediğini, Müslüman soydaşlarımızın o bölgede ne tür zorluklarla mücadele ettiğini, bazı sözde devlet politikaları ve sözde kültürel politikalarla evlerine Çinlilerin yerleştirildiği, erkeklerin ise esir alınıp kamplarda yoğun işkencelerden geçirildiği, ailelerden geriye kalan küçük çocuklarında kamplarda Çin komünizmine göre yetiştirilip kendi kimliğine örf ve adetlerine düşman olduğu bir dönemin yaşandığını ve tüm dünyanın sözde insan hakları aktivistlerinin bu duruma sessiz kaldığını anlattı. 

Dünya üzerinde bir çok ülkede zulüm var biliyoruz, fakat Çin’in zulmünden insanlık olarak maalesef bir haberiz. SESSİZ ÇIĞLIK, neden sessiz çığlık diyoruz çünkü Doğu Türkistan’da ağlamak bile yasak. Yaptıkları zulmün yansıması olarak sizde bir damla gözyaşı gördükleri anda müslüman kimliğinizin devam ettiğini düşünerek kat be kat daha fazlasını yapıyorlar. Sizi evinizi, eşinizi, çocuklarınızı 24 saat boyunca izliyorlar. Bundan yıllar önce yapılan bir katliamı dünya kamuoyu katliamın üzerinden yaklaşık 5 yıl geçtikten sonra öğrenebildi. Böyle bir tecrit uygulanmakta. Doğu Türkistanlı kardeşlerimizin ibadetlerini yapmaları kesinlikle yasak. Baba ile oğlunun buluşması yasak. Dünya üzerinde açık hapishane olarak tabir edilebilecek iki bölgeden biriside Doğu Türkistan dır. 

Bizler Müslümanlar olarak ümit varız. Elbet zalimin zulmü günü geldiğinde bitecektir. Burada bizlere düşen “Bir zulmü engelleyemiyorsanız, en azından onu herkese duyurun” şiarıyla hareket etmektir. 

Sayın Seyit TÜMTÜRK hocamıza anlatımları için teşekkür ediyoruz.