Çin’in Doğu Türkistan’daki baskıcı politikalarına karşı sosyal medyada başlatılan #ÇinDeYıkılacak hashtag çalışması, Türkiye ve dünyadaki on binlerce insanın desteğini arkasına alarak büyük bir harekete dönüştü.

Çin’in Doğu Türkistan’daki baskıcı politikalarına karşı sosyal medyada başlatılan #ÇinDeYıkılacak hashtag çalışması, Türkiye ve dünyadaki on binlerce insanın desteğini arkasına alarak büyük bir harekete dönüştü.

Bu kampanya, yalnızca bir sosyal medya eylemi olmanın ötesine geçerek, işgal altındaki Doğu Türkistan’daki zulme karşı bir direniş sembolü haline geldi.

Her gün artan paylaşım sayılarıyla kampanya, uluslararası platformlarda geniş yankı uyandırmaya devam ediyor.

Zulmün Sembolü: Doğu Türkistan

Doğu Türkistan, Çin hükümetinin ağır baskısı altında yaşam mücadelesi veren bir bölge. Özellikle Uygur Türklerine yönelik sistematik asimilasyon, toplama kampları, din özgürlüğüne kısıtlamalar ve kültürel soykırım iddiaları dünya kamuoyunun gündeminde sıkça yer buluyor.

Bölgedeki insanlar, temel hak ve özgürlüklerinden mahrum bırakılırken, en basit semboller bile ölümle cezalandırılabiliyor. Kampanyada paylaşılan mesajlardan biri bu gerçeği çarpıcı bir şekilde dile getiriyor: “Ay yıldızlı tişört giymenin ölümcül bir suç olduğu yerdir Doğu Türkistan! #ÇinDeYıkılacak”

Türk Dünyası Sessiz Kalmıyor

Kampanyanın en çok dikkat çeken mesajlarından biri, bu davanın yalnızca Doğu Türkistan halkının değil, tüm Türk dünyasının ortak davası olduğu vurgusu: “Doğu Türkistan, ben Türk’üm diyen herkesin davasıdır! Sessiz kalmayın! #ÇinDeYıkılacak.” Bu güçlü söylem, Türk dünyasının Doğu Türkistan meselesine kayıtsız kalmaması gerektiği mesajını yayarak binlerce kişinin kampanyaya katılmasına vesile oldu.

Bu çağrı, Türkiye’den ve Türk Dünyası’ndan birçok siyasetçi, sivil toplum örgütü, sanatçı ve kanaat önderi tarafından destekleniyor. Sosyal medyada yayılan bu kampanya, Doğu Türkistan’ın yalnız olmadığını göstermeyi ve uluslararası toplumu harekete geçirmeyi amaçlıyor.

Kampanya Neden Bu Kadar Hızlı Yayılıyor?

Kampanyanın bu denli hızlı büyümesinin en büyük nedenlerinden biri, Doğu Türkistan’daki insan hakları ihlallerinin uluslararası medya tarafından uzun süredir göz ardı edilmesi. Çin hükümetinin uyguladığı baskıcı politikalar ve bölgedeki ağır sansür, gerçeklerin dünya kamuoyuna ulaşmasını zorlaştırıyor. Ancak sosyal medya, bu sessizlik duvarını aşmak için güçlü bir araç haline geldi. #ÇinDeYıkılacak hashtag’i, milyonlarca insana ulaşarak Doğu Türkistan’da yaşanan trajediyi yeniden gündeme taşıdı.

Bir diğer önemli faktör, kampanyanın tüm kesimlerden insanları bir araya getirmesi. Kampanyaya katılanlar arasında siyasi görüşleri farklı olan insanlar, gençler, yaşlılar, sanatçılar, akademisyenler ve sıradan vatandaşlar bulunuyor. Ortak bir amaç etrafında birleşen bu kitle, Doğu Türkistan’a dair farkındalığı artırmayı ve uluslararası toplumun harekete geçmesini sağlamayı hedefliyor.

Doğu Türkistan’da Neler Oluyor?

Birleşmiş Milletler ve uluslararası insan hakları örgütlerinin raporlarına göre, Doğu Türkistan’da 1 milyondan fazla Uygur Türkü, “yeniden eğitim kampları” adı verilen toplama kamplarında tutuluyor. Bu kamplarda insanlara zorla Çin Komünist Partisi propagandası öğretiliyor, dinî ve kültürel kimlikleri yok edilmeye çalışılıyor. Çin hükümeti ise bu kampların terörle mücadele ve aşırılığın önlenmesi amacı taşıdığını öne sürerek suçlamaları reddediyor.

Bununla birlikte, Doğu Türkistan’daki insanlar camilere gitmek, oruç tutmak, Türk bayrağına benzer herhangi bir sembol taşımak gibi en basit dinî ve kültürel eylemleri bile yapamaz hale geldi. Uygur Türklerinin bu zorlu koşullarda verdikleri mücadele, dünya çapında birçok insanın vicdanını sızlatıyor.

Sessiz Kalmak Suç Ortağı Olmaktır

#ÇinDeYıkılacak kampanyasına katılan binlerce sosyal medya kullanıcısı, bu insan hakları ihlallerine karşı sessiz kalmanın suç ortaklığı olduğunu belirtiyor. Paylaşılan mesajlar, Doğu Türkistan’daki zulmün dünya kamuoyunda daha fazla yer bulması gerektiğini ve uluslararası toplumu harekete geçmeye çağırıyor.

Kampanyanın yaratıcıları ve destekçileri, Çin’in Doğu Türkistan’daki politikalarına karşı daha etkili yaptırımlar uygulanmasını ve dünya devletlerinin bu sessiz soykırıma karşı daha kararlı adımlar atmasını talep ediyor. Sosyal medyada başlatılan bu kampanya, Doğu Türkistan halkının yalnız olmadığını ve direnişin tüm dünyada yankı bulduğunu gösteriyor.

https://www.durusthaber.com/cindeyikilacak-hashtag-calismasi-isgal-altindaki-dogu-turkistan-icin-buyuk-destek-aldi/260535/