• 28.12.2014
  • 50053 defa okundu

Malumunuz, dün Tayland ta tutuklu bulunan 300 Uygur kardeşimizin kimlik tespiti çalışmaları tamamlandığı ve Doğu Türkistanlı olduğu kanıtlanan kardeşlerimizin Çine iadesi için Tayland yönetimi tarafından karar alındığına dair çok üzücü bir haber yayınlandı. Doğan haber ajansı tarafından habercilik usullerine aykırı bir şekilde hiç bir kaynak (yani bu kararın nerede, kim tarafından, nasıl açıklandığı) belirtilmeden piyasaya sürülen bu haber, Mazlum Uygur kardeşlerine hassasiyeti olan dünya genelindeki şuur sahibi insanların vicdanında şok etkisi yaratmış belki daha doğrusu büyük yaralar açmıştır. elbette ki, haberin biçimi ve doğruluk oranı ayrı bir tartışma konusudur, ancak öyle bir tehlikenin olasılığı yüzde %99 denilebilir. dolayısıyla bu haberi bir acil uyarı olarak nitelendirdiğimizde akıl ve izan sahiplerine düşen 300 kardeşimizin hayatı konusunu iç siyası çekişmelere malzeme yapmak değil belki aksine ‘bu aşamada ne yapmalıyız?’ ‘nasıl bir alternatif çözüm bulabiliriz? sorusuna odaklanmaktır.
Durum tespiti şöyle özetlenebilir; 
Çin’in sert tepkilerine rağmen Tayland ta tutuklu Sığınmacı Uygur Türklerinin Türkiye’ye kabul edilebileceği yönünde Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri’nin girişimleri ve resmi talepleri olduğu ancak Tayland makamları tarafından son günlerde yapılan açıklamalarda, Uygur Türklerinin Çin’e iade edilmesi yönünde bir yaklaşımın sergilendiği görülmektedir.
Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Sözleşmesi ve Mültecilerin Hukuki Durumuna İlişkin Sözleşme uyarınca, hayatı ve özgürlüğü tehlike altında olan hiçbir sığınmacının iade edilmemesi benimsenmiştir. Yine aynı sözleşmeler uyarınca, sığınmacıların yerleşmek üzere bir başka ülkeye gitmeyi istemek hakları güvence altına alınmıştır.
Uygur Türklerinin Çin’e iade edildikleri takdirde idam edilmeleri söz konusu iken, üstelik Türkiye’nin de sığınmacıları kabul edeceğini bildirmesine rağmen, Tayland’ın, iade kararı vermesi halinde bir insanlık suçu işlemiş olacağı tartışmasızdır.
yine de göz önünde bulundurmamız gereken şöyle bir gerçek vardır ki, bu uluslar arası sözleşmelere uyup yada uymamak Sığınmacı Uygur kardeşlerimizi geri vermek yada başka 3. bir ülkeye göndermek bütünüyle Tayland hükümetinin inisiyatifine bağlıdır. başka ülkeler sadece talep etmek hakkına sahiptir. Gerçi şuan BM, ABD, AB, JAPON Uluslar arası af örgütü…vs.. ler Türkiye ile beraber Tayland üzerinde belli düzeyde baskı oluşturmaya çalışmış olsa da, beklenen sonuç verme ihtimali gittikçe tehlike çanlarını çalmaktadır. öyleyse şu aşamada Dünya genelindeki bütün yerel ve Türk STK ların Tayland büyük elçiliği önünde büyük katılımlı protestolar gerçekleştirmesi sağlamak, onları harekete geçirmek için elimizden ne geliyorsa yapmak son derece etkili bir çözüm olabilir. Partiler ve siyasetler üstü bir protesto belki kardeşlerimizin canını kurtarabilir yada en azından 20 – 30 gün zaman kazanmasına ve kararın ertelenmesine vesile olabilir. Çünkü geniş katılımlı protestolar hem Tayland üzerinde baskı oluşturur, hem Tayland’ın da Çin baskısına karşı elini güçlendirir, hem Türkiye’nin Çine karşı daha güçlü tepki göstermesine olanak sağlayabilir.
Öyleyse sığınmacı Uygur kardeşlerimizin hayatını kurtarmayı kendine ulvi bir vazife bilen bütün insanları Tayland Elçilikleri önünde protestoları sürdürmeye davet ediyoruz.
Haydi AK PARTİ !!! MHP !!! CHP !!! BBP !!! haydi İHH !!! haydi Kamusen ve Memursen !!! haydi ÜLKÜ OCAKLARI ve bütün sivil toplum kuruluşları !!! Hep birlikte Müslüman Uygur kardeşlerimizin hayatlarını kurtarana kadar Tayland Elçiliği önünde nöbet tutuyoruz !!!!


(M.KAŞGARLI)
adres: Koza Sokak No. 87
06700 Gaziosmanpasa Ankara

Tel. (90-312) 437 4318, 437 5248
Fax. (90-312) 437 8495
Email. [email protected]

Konsolosluk 
İstanbul Fahri Başkonsolosluk
Adres : İnönü caddesi No: 90 Dersan Han Gümüşsuyu- Taksim / İstanbul
Tel : 0(212) 292 86 51 02122928652
Fax : 0(212) 292 97 70 02122494309
Email : [email protected]

  • Kaynak:
  • Etiketler: